Amortisör Nedir?

Öncelikle biraz bilim. Amortisörler, süspansiyonunuzun kinetik enerjisini (hareketini) alıp onu ısı enerjisine (ısıya) dönüştürerek çalışır ve bu daha sonra ısı değişimi mekanizmasıyla atmosfere dağıtılır. Amortisör, araç sürüş esnasında yoldan gelebilecek titreşim ve anlık darbelerin sönümlenerek araç gövdesine direkt olarak aktarılmasını engelleyen ve yaydaki salınım hareketini minimuma indirerek hem güvenlik hem de konfor sağlayan süspansiyon sisteminin ana bileşenlerinden biridir. Amortisörler süspansiyon sistemine doğrudan bağlıdır ve buradaki parçalarla bir uyum içerisinde çalışır.

Amortisörün Çalışma Prensibi Nedir?

Amortisör, araç süspansiyon sisteminin bir parçası olarak, yol yüzeyinden gelen darbeleri sönümleyerek aracın sürüş konforunu ve kontrolünü artırır. Amortisörün çalışma prensibi temel olarak hidrolik dirence dayanır. İşte amortisörün teknik çalışma prensibi:

1.Yapısı:

  • Dış Gövde (Silindir): Amortisörün ana gövdesini oluşturur. İçinde piston ve yağ bulunur.
  • Piston: İç silindirin içinde yukarı ve aşağı hareket eden bir parça.
  • Valfler: Pistonun içinden geçen, sıvının akışını kontrol eden deliklere sahip mekanizmalardır.
  • Yağ (Hidrolik Sıvı): Silindir içinde bulunan ve pistonun hareketi sırasında sıkıştırılan sıvıdır.
  • Piston Çubuğu: Pistonun hareketini dışarıya ileten metal çubuktur.

2.Çalışma Prensibi:

  • Sıkıştırma (Compression) Fazı: Tekerlek bir tümseğe çarptığında, amortisör sıkışır ve piston çubuğu içeri doğru hareket eder. Bu hareket sırasında, piston silindir içinde yukarı doğru hareket eder ve piston altındaki yağ, piston üzerindeki valflerden geçerek yukarıya doğru itilir. Bu akış, darbe enerjisini emmek için bir direnç oluşturur.
  • Genişleme (Rebound) Fazı: Tekerlek tümsekten aşağıya doğru hareket ettiğinde, amortisör genişler ve piston çubuğu dışarı doğru hareket eder. Piston bu kez aşağı doğru hareket ederken, yukarıda kalan yağ, piston üzerindeki diğer valflerden geçerek alt tarafa doğru hareket eder. Bu da benzer şekilde bir direnç oluşturur ve tekerleğin yola hızlı bir şekilde geri dönmesini engelleyerek aracın yol tutuşunu artırır.

3.Sönümleme:

  • Valflerin kontrol ettiği yağ akışı sayesinde, amortisör tekerleklerin hareketlerini kontrol eder ve sönümler. Bu sönümleme, aracın yol yüzeyindeki dalgalanmaları daha yumuşak hissetmesini sağlar ve süspansiyon sisteminin verimli çalışmasını destekler.

4.Isı Transferi:

  • Amortisör, darbe enerjisini emdiğinde, bu enerji ısıya dönüştürülür. Amortisör gövdesi bu ısıyı çevreye yayarak sistemin aşırı ısınmasını önler.

Özetle, amortisör, aracın süspansiyon sistemindeki yayların hareketini kontrol ederek, aracın dengeli bir şekilde yol tutuşunu sağlar ve konforlu bir sürüş deneyimi sunar.

Amortisör Çeşitleri

Amortisörler, farklı araç türlerine ve kullanım koşullarına göre çeşitlendirilmiştir. İşte yaygın olarak kullanılan amortisör türleri:

1.Tek Tüplü Amortisör (Monotube Shock Absorber):

  • Yapısı: Tek bir silindirden oluşur ve bu silindir içinde hem hidrolik sıvı hem de gaz (genellikle azot) bulunur. Piston, bu silindir içinde yukarı ve aşağı hareket eder.
  • Özellikleri:
    • Daha iyi ısı dağılımı sağlar, çünkü geniş bir yüzey alanı bulunur.
    • Genellikle performans odaklı araçlarda tercih edilir.
    • Dış ortam koşullarından etkilenme riski daha azdır.

2.Çift Tüplü Amortisör (Twin-Tube Shock Absorber):

  • Yapısı: İki silindirik tüp içerir; iç tüp pistonun hareket ettiği alandır, dış tüp ise fazla hidrolik sıvıyı tutar. Piston, iç tüp içinde hareket ederken, sıvı valfler aracılığıyla dış tüpe akar.
  • Özellikleri:
    • Daha yaygın olarak kullanılır, özellikle binek araçlarda.
    • Üretim maliyeti daha düşüktür.
    • Düşük hızda çalışan araçlar için uygundur.
    • Aşırı ısınmaya karşı biraz daha hassastır.

3.Gazlı Amortisör (Gas-Pressurized Shock Absorber):

  • Yapısı: Çift tüplü veya tek tüplü olabilir, ancak bu tip amortisörler gaz (genellikle azot) ile basınçlandırılmıştır.
  • Özellikleri:
    • Yağ ve gazın karışmasını engeller, bu da “köpürmeyi” önler ve daha stabil bir performans sağlar.
    • Daha iyi yol tutuşu ve konfor sunar.
    • Sık sık değişen yol koşulları için idealdir.

4.Ayarlanabilir Amortisör (Adjustable Shock Absorber):

  • Yapısı: Sürücünün amortisör sertliğini manuel veya elektronik olarak ayarlamasına olanak tanır.
  • Özellikleri:
    • Farklı sürüş koşullarına göre uyarlanabilir.
    • Genellikle yüksek performanslı araçlarda veya modifiye araçlarda kullanılır.
    • Tek veya çift tüplü olabilir.

5.Havalı Amortisör (Air Shock Absorber):

  • Yapısı: Bu amortisörlerde hidrolik sıvı yerine basınçlı hava kullanılır. Genellikle hava yaylarıyla birleştirilir.
  • Özellikleri:
    • Yüksek konfor sunar.
    • Araç yüksekliğini ayarlamak mümkündür.
    • Ağır yük taşıyan araçlar ve SUV’larda yaygındır.

6.Elektronik Kontrollü Amortisör (Electronically Controlled Shock Absorber):

  • Yapısı: Amortisör sertliği ve sönümleme kuvveti, elektronik olarak kontrol edilir ve gerçek zamanlı olarak ayarlanır.
  • Özellikleri:
    • Sürüş koşullarına anında tepki verir.
    • Genellikle lüks ve spor otomobillerde kullanılır.
    • Sürekli olarak optimal sürüş konforu ve performans sağlar.

 

7.Manyetik Reoloji (MR) Amortisörler (Magnetic Ride Shock Absorber):

  • Yapısı: İçinde manyetik parçacıklar bulunan özel bir sıvı kullanır. Manyetik alanın yoğunluğuna göre sıvının viskozitesi değişir.
  • Özellikleri:
    • Hızlı tepki süresi ile anında ayarlamalar yapabilir.
    • Gelişmiş süspansiyon sistemlerinde, özellikle yüksek performanslı araçlarda bulunur.
    • Yüksek maliyetlidir, ancak üstün konfor ve performans sunar.

Bu amortisör türleri, araçların kullanım amacına, sürüş koşullarına ve performans beklentilerine göre seçilir.

Amortisörlerin Fonksiyonları

Amortisörler çeşitli uygulama alanlarında birçok önemli işlevi yerine getirir:

  • Sıkıştırma ve Geri Tepme Sönümlemesi: Amortisörün temel rolü, yayların ve süspansiyonun sıkıştırma ve geri tepme hareketlerini etkili bir şekilde emmek ve sönümlemektir.
  • Yay Hareketinin Kontrolü: Amortisörler, istenmeyen ve aşırı yay hareketlerinin düzenlenmesinde ve engellenmesinde önemli bir rol oynarlar.
  • Lastik Teması: Lastiklerin yol yüzeyi ile sürekli temasını sağlayarak dengeyi ve çekişi artırırlar.
  • Güvenlik ve Fren Tepkisi: Aracınızın fren manevraları sırasında güvenli kontrolünü ve hızlı tepkisini sağlamak, amortisörlerin gerçekleştirdiği bir diğer hayati fonksiyondur.
  • Araç Parçaların Ömrünü Uzatma: Amortisörler, süspansiyon sistemi ve diğer araç parçaları üzerindeki aşınmayı ve yıpranmayı azaltarak, bu parçaların ömrünü uzatır. Bu, aynı zamanda araç bakım maliyetlerini de düşürür.

Kötü ve Arızalı Amortisörün Belirtileri

Bir araçta amortisörün bozulduğunun veya arızalandığının belirtileri veya sinyalleri şunlardır:

  • Sürüş sırasında aşırı sarsılma ve sallanma
  • Frenleme sırasında savrulma veya ön tarafın eğilmesi
  • Gecikmeli fren tepkisi
  • Düzensiz lastik aşınma desenleri
  • Amortisörlerde sıvı sızıntısı
  • Montaj noktasında çatlak bir burç
  • Düzensiz Araç Yüksekliği
  • Direksiyon Kontrolünde Zorluk

Amortisörün Avantajları

Amortisörlerin avantajları şunlardır:

  • Çeşitli şekillerde gelir, farklı seviyelerde dayanıklılık ve sertlik sunarken, aynı zamanda olağanüstü elastikiyetini de korur.
  • Yol yüzeyindeki düzensizlikleri ve darbeleri emerek, aracın içindeki sürücü ve yolcular için daha yumuşak ve rahat bir sürüş sağlar. Böylece, pürüzlü yollarda bile sürüş konforu korunur.
  • Amortisör, gerilime , basınca, kesmeye veya değişen kuvvetlere maruz kaldığında önemli deformasyonlar gösterir.
  • Titreşim izolasyon sisteminin doğal frekansı nispeten düşük olmasına rağmen üstün sönümleme kabiliyeti sağlar.
  • Bakımı kolaydır ve kayma söz konusu değildir.
  • Şok emme performansında mükemmeldir.
  • Montaj ve demontajı rahatlıkla yapılabilmektedir.
  • Amortisörler, tekerleklerin yola optimal bir şekilde tutunmasını sağlayarak, aracın yol tutuşunu ve manevra kabiliyetini iyileştirir.

Amortisörün Dezavantajları

Amortisörler, otomobillerde dikkate değer avantajlar sağlamalarının yanı sıra bazı sınırlamalara da sahiptir:

  • Amortisörlerin çevre kirliliğine ve sıcaklık değişimlerine dayanma kapasiteleri düşmüştür.
  • Kaliteli amortisörler genellikle pahalıdır, bu da toplam araç bakım maliyetini artırabilir.
  • Kullanım ömürleri nispeten kısadır.
  • Amortisörler 5Hz’in altındaki doğal frekansa ulaşmakta zorlanabilirler.
  • Bazı çeşitlerin tamiri mümkün olmayıp, hasar gördüklerinde komple değiştirilmesi gerekmektedir.
  • Amortisörler, aracın toplam ağırlığını artırabilir. Bu, özellikle performans odaklı araçlar için istenmeyen bir durum olabilir.

Amortisörlerin Uygulamaları

Amortisörlerin çeşitli kullanım alanları şunlardır:

  • Binek otomobiller, kamyonlar ve motosikletler için otomotiv endüstrisi.
  • Yolcu ve yük trenleri için demiryolu sistemleri.
  • Uçak iniş takımları için havacılık.
  • Endüstriyel makinelerde titreşim ve şokların azaltılması.
  • Ekskavatör ve buldozer gibi inşaat ekipmanları.
  • ATV ve arazi motosikleti gibi arazi araçları.
  • Deniz taşıtlarında hareket ve titreşimi azaltmak.
  • Bisikletlerde süspansiyon sistemleri.
  • Dağ bisikleti ve motocross gibi sporlarda şokları sönümlemek için spor ekipmanlar

Amortisörün Önemi

Tags:
What do you thInk?
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related news